Antik Çağdan Günümüze Seslerin Evrimi
Batı müziği, Avrupa kökenli müzik geleneğini kapsar. Kökenleri antik Yunan ve Roma dönemlerine dayansa da, özellikle Orta Çağ'dan itibaren kendine özgü form ve armonik yapılarını geliştirmiştir. Monofoniden polifoniye geçiş, bu sürecin temelini oluşturur.
Batı müziği, karmaşık bir kuramsal yapıya sahiptir. Armoni, kontrpuan, form bilgisi ve orkestrasyon gibi unsurlar detaylı bir şekilde incelenir ve notasyon sistemi çok gelişmiştir. Bu kuramsal altyapı, müziğin nesilden nesile aktarılmasını sağlamıştır.
Batı müziği, farklı enstrümanların bir araya gelmesiyle oluşan zengin orkestra yapılarıyla bilinir. Yaylı, nefesli, vurmalı ve tuşlu enstrümanlar, farklı dönemlerde müziğin ifade gücünü artırmıştır. Her enstrümanın kendi teknik ve ifade olanakları vardır.
Bu dönemde müzik, özellikle Kilise'nin etkisi altındaydı. Gregorian ilahileri gibi monofonik (tek sesli) müzik yaygındı. 12. yüzyıldan itibaren polifoni (çok seslilik) gelişmeye başladı. Notre Dame Okulu ve Ars Nova dönemi, bu geçişin önemli aşamalarıdır.
Hümanizmin yükselişiyle müzik, kilise dışına çıkarak saraylarda ve şehirlerde de yer buldu. Polifoni zirveye ulaştı, koro müziği (madrigal, motet) büyük önem kazandı. Enstrümantal müzik de bağımsızlaşmaya başladı. Leonardo da Vinci ve Michelangelo gibi sanatçılarla aynı dönemde sanatsal bir patlama yaşandı.
Görkemli ve süslü bir dönemdir. Homofoni (eşlikli melodi) önem kazandı, kontrpuan ustalığı zirveye çıktı. Opera, oratoryo, konçerto, süit gibi yeni formlar ortaya çıktı. Dönemin en büyük dehaları Johann Sebastian Bach ve George Frideric Handel'dir. Basit bir çalgı olan klavsen popülerdi.
Denge, açıklık, sadelik ve zarafet arayışının olduğu dönemdir. Sonat formu gelişti ve senfoni, konçerto, yaylı dörtlü gibi temel formlar standartlaştı. Joseph Haydn, Wolfgang Amadeus Mozart ve Ludwig van Beethoven bu dönemin en önemli bestecileridir. Piyano, klavsenin yerini aldı.
Duygu, ifade ve bireyselliğin ön plana çıktığı, müzikal özgürlüğün arttığı dönemdir. Orkestra büyüdü, tını zenginleşti. Program müziği (bir hikaye veya fikri anlatan müzik), lied (Alman şarkısı) ve karakter parçaları popülerleşti. Frederic Chopin, Franz Liszt, Pyotr İlyiç Çaykovski ve Richard Wagner bu dönemin simgeleridir.
Geleneksel kuralların yıkıldığı, deneysel ve yenilikçi yaklaşımların ortaya çıktığı bir dönemdir. Atonalite, serializm, minimalizm, elektronik müzik gibi birçok farklı akım görüldü. Jazz, rock ve pop gibi popüler müzik türleri de Batı müziği kökenlerinden beslendi. Besteciler sesin sınırlarını zorladı.